İSRAİLLİ
YAZAR GİLAD ATZMON'DAN ERDOĞAN'A DESTEK
Onu ilk önce Erdoğan'ın Davos'taki tavrına yönelik övgü dolu
sözleriyle tanıdık. İsrail doğumlu müzisyen-yazar-aktivist Gilad Atzmon'dan
bahsediyorum. Siyonizmi ve Yahudiliğin seçilmişlik düşüncesini bir hastalık
olarak tanımlayan Atzmon'un “Göçebe Kimlik“ ismiyle Türkçeye çevrilmiş bir
kitabı da var.
İki gün evvel Twitter'da paylaştığı kısa ve öz yazısında,
Türkiye'deki son gelişmeleri değerlendirirken
düşüncelerini cesurca dile getirmesi ve düşünmeye sevkeden sorular
sorması dikkatimi çekti. Bu yazının daha fazla kişi tarafından okunması
gerektiğini düşündüm.
Arkadaşlarımın
çoğu Erdoğan'dan ve mevcut rejimden haz etmiyor. Türkiyeli sanatçı ve
entelektüel dostlarımın bir kısmı da Erdoğan rejimini diktatör bir rejim olarak
değerlendiriyor. Temel haklarının tehlike altında olmasından şikayetçiler.
Türkiye hakkında yorum yapan çoğu Batılı meslektaşım da Erdoğan'ı sevmiyor.
Bilhassa Suriye ve Esed'e yaklaşımını, Rusya'ya yönelik olumsuz tavrını ve
İsrail ile ilişkisini eleştiriyorlar.
Entelektüeller
ve sanat camiası içindeki olumsuz tavra karşın, Türkiye genelinde Erdoğan
alabildiğine seviliyor. 16 Temmuz sabahı cumhurbaşkanlarının telefon bağlantısı
ile yaptığı “darbeye karşı meydanları doldurma“ çağrısına Türk halkı kulak
verdi. Bu olağanüstü gelişme dikkate değer.
Bu
Türkler kim Allah aşkına? Ellerinde silah dahi olmadan orduyu yerle bir eden bu
kahraman Türkler, Adorno'nun Otoriteryen
Kişilik (otoriteye kayıtsız şartsız itaat) kavramının örnekleri mi? Adorno'nun
Yahudi üstünlükçü davranışının popüler akımlara uygulanması ne kadar uygundur?
Yahut dün Türkiye'yi kurtaran kitlelerin hükümeti ve cumhurbaşkanlarını
kendilerinin, asıllarının bir uzantısı olarak görmesi mümkün mü? Belki de
Erdoğan Osmanlı mirasını canlandırıyor ve Türk halkını kendilerine yüz yıl
evvel Atatürk tarafından empoze edilen Batılı kimlikten sıyrılmasına yardım
ediyor. Erdoğan'ın Türk halkını “ihtişamlı halk“ geçmişine döndürmeye gayret
ediyor olması mümkün müdür?
Türkiye
Avrupa'nın ucuz iş gücü kaynağı olmaktan bir bölgesel güç olmaya terfi
etmiştir. Her ne kadar bazı ciddi sorunları olsa da Türkiye artık önemli bir
siyasi aktör.
Chomsky Türkiye'nin büyük bir güç olmasına
olumlu bakmıyor, Soros Türkiye'yi önemli
bir siyasi aktör olarak görmek istemiyor. İsrail lobisi de Erdoğan'dan haz
etmiyor. İşte bu durumda sorulması
gereken bir soru var: Peki neden?
http://www.on5yirmi5.com/yazar/sare-sanli/198590/israilli-yazar-gilad-atzmondan-erdogana-destek.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder