EVDE BOŞ OTURAN KADIN | |
Okuyor musunuz, çalışıyor musunuz?
Kadınlar birbirleriyle tanışırken hep bu iki şıklı soruyu sorarlar birbirlerine. Üçüncü bir şık yoktur.
Çünkü bir kadın okumuyor veya çalışmıyorsa, evde boş boş oturduğu varsayılır. Dolayısıyla böyle bir kadınla tanışmaya ve başka soru sormaya da gerek duyulmaz. Tanışmaya değer kadınlar ya okurlar ya da çalışırlar.
Üniversitede okumak yeterli bir meşgale kabul edilir. Velev ki kızımız, hiçbir sosyal, kültürel aktiviteye katılmasın, sınavdan sınava okula uğrasın, öğrenciliği gezip tozmaktan, sorumsuzca eğlenmekten ibaret sansın. Haber izlemesin, Başbakanının adını bile bilmesin, Türkiye’nin yerini haritada gösteremesin, Hitler’i bir pop şarkıcısı sansın. Olsun o sırf üniversiteli olduğu için okumayan kızlardan daha üstündür.
Çalışan kadın ise daha fazla takdir görür. Toplumda belli bir statüsü vardır. Mesleği önemli değil, isterse kendi evine temizlikçi tutup, bir şirkette temizlik görevlisi olsun, çocuğunu bakıcıya bırakıp, anaokulunda çalışsın. Varsın işine gidip gelmekten, gelince evinin işini haldır huldur yapmaktan öte bir gündemi olmasın. Kitap okumasın, dünyada olup bitenden haberi olmasın, hasta komşusunu görmesin, sigorta primine endeksli hayatıyla emeklilik için koştursun. Çalışıyor olmak, onu evde oturan kadından üstün kılan bir meziyet olarak kabul görmeye yeter.
Yazık ki bugüne kadar erkekler tarafından küçümsenen ev kadınları şimdi bizzat kendi hemcinsleri tarafından “Bütün gün evde boş boş ne yapıyorsun? Hiç sıkılmıyor musun?” sorularıyla yahut laf aralarında sıkıştırılan“Tabi, sen evdesin, ne güzel yan gelip yatıyorsun” şeklindeki alaycı cümlelerle değersizleştiriliyor.
Dışa dönük bir hayat geniş ve dolu bir hayat, içe dönük ev merkezli hayat dar ve boş bir hayat kabul ediliyor.
Halbuki insanın kendini eğitebildiği her yer bir okul değil midir? Ev, kadın isterse ve gereken desteği bulursa en verimli en güvenli okula dönüştürülebilir. Bilgiye ulaşmak için üniversite sıralarından geçmeye gerek yoktur. Günümüzde kitaplar ve internetteki kaynaklar öğrenmek isteyen insana üniversitelerin sunduğundan çok daha fazla imkan sunuyor.
Çalışma hayatında yer almadan da kadın, kendi çocuklarından tutun, komşularına, arkadaşlarına ve akrabalarına kadar birçok insanın hayatında birçok şeyi olumlu yönde değiştirebiliyor.
Bugün çeşit çeşit sivil toplum kuruluşu kadınlar sayesinde faaliyetlerini yürütüyor. Birçok kadın el emeği ürünlerle kermesler düzenleyip, dünyanın dört bir yanındaki kardeşlerine yardım gönderiyor.
Öğrenen, öğreten, sürekli bir uğraş içinde olan öyle ev kadınları var ki, sırf para getiren bir işte çalışmadıkları için emekleri görmezden geliniyor.
Kadının çalıştığı veya okulda okuduğu zaman değer görür hale gelmesi, evinde oturduğunda değersizleştirilmesi, onun varlığına ve toplumdaki konumuna yapılan haksızlıktan başka bir şey değil. Çünkü bir kadın bir şeylerle uğraşmayı, öğrenmeyi, üretmeyi istedikten sonra, bunu okuyarak ve çalışarak yapabildiği kadar evini hayatın merkezine alarak da yapabilir.
Sare ŞANLI k 2012-09-24 10:43:35 | |
Bu blog www.kadınhaberleri.net ve www.on5yirmi5.com adlı sitelerde yayınlanmış yazılarımdan oluşmaktadır.
24 Eylül 2012 Pazartesi
EVDE BOŞ OTURAN KADIN
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder