YETERİNCE GÜZEL VE ZAYIF OLAMAMANIN ACISI | |
Güzellik çağdaş kadının varoluş amacı olmaya başladığından bu yana, güzel kadın da çirkin(?) kadın da mutsuz ve tatminsiz.
Yaratan'ın insana en güzel şekli verdiği unutularak, “güzel” ve “çirkin” kavramları insan bedeni, özellikle de kadın bedeni üzerinden anlamlandırıldı. Kısa boy neye göre çirkin, ince bel neye göre güzeldi? Dolgun dudakları çekici, büyük burnu itici yapan normlar neye göre belirlenmişti?
İnsanoğlu, Allah’ın yaratmasındaki çeşitliliğin güzelliğini görmek yerine, kendi eksik ve yanlış kriterleriyle güzel ve çirkini belirlemeye kalkıştı. Sonra da bu kriterleri hayata geçirmek ve en çok da kadınlar üzerinde uygulatabilmek için çabaladı.
Vücudundaki organların görevini en güzel şekilde yerine getiriyor olmasına şükredemeyen kadın, hep bir yerlerde kusur aradı ve o kusurları düzeltmeye çalıştı .
Asla yeterince güzel hissedemedi ve yeterince zayıf. Verilecek birkaç kilosu oldu. Tam anlamıyla güzel ve bakımlı giyindiğine inanamadı. Dolabındaki eksik bir çanta, bir elbise, bir aksesuarı tamamlamak için saatlerini harcadı alışverişe. Kadın, güzellik salonlarında ve zayıflama merkezlerinde tükendi. Parasını da kozmetik ürünlerle, spor salonu aidatlarıyla ve hatta estetik ameliyatlarla, botokslarla tüketti.
İçeriğinin büyük kısmını güzelleşme ve zayıflama tüyolarına ayıran, güya kadınlara hitap eden gazete eklerini, dergileri, web sitelerini takip ederek güzellik sektörünün kölesi oldu. Güzel olmalıydı ki eş bulsun. Yeterince bakımlı olmalıydı ki, eşi kendisini beğensin ve aldatmasın. Güzelliği toplumda statü sebebiydi, iş bulmak, işini hallettirmek bile daha kolay hale geliyordu güzel olunca.
Güzellik her zaman kutsandı. Kadın bedeniyle uğraşmasının gerekliliğine öyle yürekten inandı ki, bir ruhunun ve aklının olduğunu unuttu!
Piyasa kadının güzelleşme ve zayıflama tutkusundan öyle iyi beslenip semirdi ki, elbette kadının iç dünyasına dönmesine razı olmadı. Aklına ve ruhuna önem veren kadın, halkları bir “koyun sürüsü gibi gütme” politikalarının da işine gelmedi. Bu yüzden akıllı ve bilgili kadın da çirkinliğini örtbas etmeye çalışan kompleksli kadın olarak sunuldu. Çirkin olmaktan ölesiye korkan kadın, bu şekilde bedenini daha da önemsedi.
Çağdaş kadın, bedeni üzerinden yapılan bu güçlü propagandalara direnemedi ve teslim oldu.
Sanırım sıra muhafazakar kadında. Çünkü benzer propagandalar “İslam” kılıfı altında ona da yöneltilmeye başlandı. Bakalım dini değerlerine sahip çıkmaya çalışan kadın nereye kadar direnebilecek?
2012-10-08 16:59:04 |
Bu blog www.kadınhaberleri.net ve www.on5yirmi5.com adlı sitelerde yayınlanmış yazılarımdan oluşmaktadır.
9 Ekim 2012 Salı
YETERİNCE GÜZEL VE ZAYIF OLAMAMANIN ACISI
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder