Şeytan Sadaka Verme Diyorsa…
İnsan Rabbinin kendisine lütfettiği nimetlerin yalnızca birer emanet olduğunu unutarak, onları ihtiyaç sahipleriyle paylaşmaktan imtina eder. Allah, kullarından kat kat fazlasıyla vereceği bir borç isterken; şeytan, insanı fakirlikle korkutur. Çünkü şeytan insanların korkularından beslenir. Oysaki Kuran “Onlar için korku yoktur ve onlar üzülecek de değillerdir” der.
“İnsanların tekrar dirilecekleri güne kadar bana mühlet ver” diyen şeytanın sadaka vermeye niyetlenen insanla uğraşmaması ve onu geçim sıkıntısı ile korkutmaması beklenebilir mi?
Şeytanın tüm korkutmalarına ve tüm açıklamalarına karşın teselli Rabbimizin sözlerindedir:
- Şeytan: Verirsen bu ayın sonunu nasıl getirirsin? Ya yetiremezsen?
Kimdir Allah’a güzel bir borç verip onu kat kat fazlasıyla alacak olan? ( Hadid 11)
- Şeytan: Senin de kendine göre ihtiyaçlarım var. Bir çift yeni ayakkabıya ne kadar ihtiyacın var!
Onlar kendi ihtiyaçları olduğu halde mümin kardeşlerini kendi nefislerine tercih ederler. Onlardır mutluluğa ulaşacak olanlar.(Haşr 9)
- Şeytan: Az vermek de olmaz ki şimdi, vermişken çok vermek lazım. Madem az vereceksin, hiç verme daha iyi.
Bir hurma tanesi de olsa, sadaka olarak verin; çünkü o, az da olsa açlığı dindirir ve suyun ateşi söndürdüğü gibi günahları yok eder.( Hadis-i Şerif)
- Şeytan: Sen bu kadar çalışıp kazandın, hepsi alın terin ve hepsi sana ait, niçin başkasına veresin? Hem onlar da senin gibi çalışsın, kazansın. Sana da havadan yağmıyor ki canım!
Ne oluyor size ki, göklerin ve yerin mirası Allah’a ait olduğu halde(sonunda her şeyinizi dünyada terk edeceğiniz halde), Allah yolunda infak etmiyorsunuz? (Hadid 10)
- Şeytan: Verirsen sevdiğin şeylerden mahrum kalırsın.Sakın o takım elbiseyi verme, şimdi giymiyor olabilirsin, daha sonra lazım olur. Altın kolye hiç verilir mi? Günün günü var, bir gün lazım olur, takmak isteyebilirsin.
Sevdiğiniz şeylerden(Allah yolunda) harcamadıkça “iyi”ye eremezsiniz. (Ali İmran 92)
- Şeytan: Yardım toplayan kişiye nasıl güveneceksin? Bir sürü hayır kurumu var, üstelik bu hayır kurumları acaba yardımları yerine ulaştırıyor mu? Başkalarını da uyar, onlar da şüpheye düşsün!
Hayrı engelleyen günahkâr zorbaya itaat etme. (Kalem 12)
- Şeytan: Kendi ülkemizdeki ihtiyaç sahipleri dururken, başka ülkelere neden yardım edelim? Herkes kendi ülkesiyle ilgilensin.
Müminler kardeştirler. (Hucurat 10) Müminler birbirlerini sevmekte, birbirlerine acımakta ve birbirlerini korumakta bir vücut gibidirler. Vücudun herhangi bir azası rahatsız olursa, diğer azaları da bu yüzden ateşlenir ve uykusuz kalır. (Hadis-i Şerif)
- Şeytan: Bu sıra sıkışıksın, veremezsin, belki daha sonra.
Sadaka vermede acele edin; çünkü bela, sadakayı geçemez. (Hadis-i Şerif)
Zekât, Allah’ın yoksul kulları için zengin insanlar üzerindeki hakkı iken, yani mecburiyet ve zorunluluk ifade ederken sadaka (infak) tam anlamıyla bir gönül işidir. Malını bereketlendirmek ve arındırmak isteyenler için çok önemli bir hayır aracıdır. Hayatın gaye ve hedefinin yalnızca bu dünyaya yönelik olmadığını, ötelerde de verilecek bir hesabın olduğunu bilir mümin. Kendisine Allah’ın bir lütfu olarak emanet edilen malını; O’nun yolunda ve rızası doğrultusunda infak etmedikçe, iyiye eremeyecek ve Rabbi katında da itibar göremeyecektir.
Son Güncelleme Bugün | 12:18
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder